İnsan bir canlı olarak doğar, hayatını belli bir süre ikame ettirir ve en sonunda hayata veda eder. İnsan yaşadığı süre boyunca binlerce milyonlarca anısı olur. Bu anılar iyisiyle kötüsüyle, bizim kisiselimizdir. Bize özel olup başkasının anısı değildir. Bazı anılır daha doğrusu fazlaca anımıza başkası da dahil olsada aynı anı insanlarda farklı duygular uyandırabilir.
Hayatımız boyunca yaşadığımız anılarımızı bazen başkasın dan gizlerken bazende anılarımızı gizli tutmayı yeğleriz.
Gizlemeye gerek duyulmayan anıları başkası ile paylaşıldığında bizi dinleyen kişilerden geri dönüş alırız. Bazı kişiler anılarımıza insani duygular eşliğinde dinleyip bir nevi bizimle dertleşirken bazı kişiler ise bizi dinlemek bir kenara sözümüzü yarim kesip benzer bir anısı kendisininde olduğunu anlatmaya başlar. Bazıları kendini öyle kaptırır ki insanın Neşeli Günler filminde ki gibi Ziyaaaa diyesi gelir. Zira bizim anlattığımız anıdan kendisinin bir yaşamışlığı olmadığı anlatımından ve sözlerinden belli olsada bunu hiç belli etmemeye çalışır. Neşeli Günler filminde Şener Şen’in canlandırdığı Ziya karakteri de sürekli olarak palavra diye tabir edilen anılarını anlatıp dururken ona anısı karakterinde ki Münir Özkul sürekli Ziyaaaa diyerek yalan söylediğini ona inanmadığını belli eder.
Ziya karakteri günlük hayatta karşımıza çıkmaktadır. Ziya bizim anılarımızı kendi yaşanmışlığı gibi anlatması apaçık aleni şekilde hırsızlıktır. Hemde karşılığında madden ceza verilemeyecek türden bir suçtur.
Son zamanlarda sıklıkla bu tür hırsızlığa maruz kalmış bulunduğum için bunu yazma hissi uyandırdı bende.
Anılarımızın bizde kaldığı çalışmadığı bir hayat yaşamak dileğiyle….
İsmail Firdevsoğlu 