Doğaya saygı duymamız gerektiğini Doğaya Saygı diyerek daha önceden yazmıştım. Doğaya saygısızlık insanlığa saygısızlıktır. Çünkü insanın yaşayabileceği başka bir gezegen yoktur. Olsa bile doğa da bizden başka bulunan diğer canlılara saygı duymak gerek. Kaç canlı türünü yok ettik ama henüz aklımız başımıza gelmedi. Nedenini bulmak oldukça zor.
Yıl 2020 Korona Virüs diye bir illet hastalıkla tanıştık hemde tüm dünya olarak bölge ülke ayırt etmeden her yeri vurdu. Sebebine kırk yalan uydurduk ama birinde halen emin olamadık. Aslında sebep basitti insan bünyesi doğal beslenip kendi virüsle savaş gücüne elde edemedikçe olacağı bu idi. Ne Yiyoruz diyerek yediğimiz içtiğimizin zehir olduğunu söyledik. Bünyemiz kendi savunma gücünü zayıf oluşturuyor. Yeterince güçlenemiyor.
Korona Virüs 2020 yılında geldi ama yıllarca geliyorum dedi geldi bize. Ama aldırış eden olmadı hiç tek dert ölünce arkamızda bırakıp gideceğimiz parayı biriltirmekle meşguldük.
Kendi coğrafyamız kan ağlamaya devam ederken halen birbirimizin kuyusunu kazmakla meşgulüz . Hep bir araya gelip hayatı bayram etmek varken ayrılıp cehennemi yaşamak daha kolay geliyor galiba.
Tarım alanlarımız kuraklıkla can çekişirken, bir taraf obruklarla çökerken, artık tuz bile kokmuş müsilaj olup kusmakta iken tehlikeyi gören çok az kişi var. Onlarında sesi çıkmıyor çıkartılmıyor. Gel zaman git zaman artık filmlerde olduğu gibi doğadan yiyecek bulamaz elde edemez haline geldiğimizde dünyadan yok ettiğimiz canlılar gibi sıra iyice bize geldiğinde bir eyvah sesi duyulur. Bu ses belki arşı bile inletir ama Yüce Yaradandan başka duyan kalmaz. Muhtemeldir ki O bile artık bizi dünyadan toplamak isteyecektir hesap günü için. Dünyayı dünyamızı öyle bir hale getirdik ki belki hesap günü ilk halini görsek eminim çok pişmanlık duyarız. Nedir bu hırs yok etmek yarışı diye birbirimize söylecek söz veya bakış dahi bulamayız.
Doğayı mahvedip tuzlu suyu (denizi) bile kokutmayı başardık. Aslında kokan tuz sadece denizde yada doğa da değil bir çok şeyde tuzu kokuttuk. Herşeyimiz kokmaya başladığı halde kokuyu bir şekilde gizledik, izole ettik ama artık bazı şeyleri gizleyemez saklayamaz hale geldik.
Doğaya daha fazla saygı duymamız umuduyla iyi okumalar.
İsmail Firdevsoğlu 
Elinize sağlık teşekkür ederim. Doğa sever, doğaya saygılı olanlar için duyarlı insanlar için önemli bir yazı.
İnşallah yetkili olanlarda kısa zamanda çözüm bulurlar da Marmara Denizi ve İçindeki canlıları kurtarır lar umud la bekliyoruz. 🙂
BeğenBeğen