Her canlı doğar, gelişir ve ölür. Teknoloji bilim her ne kadar gelişmişte olsa bu gerçeğe henüz bir çözüm bulunamadı. İbn-i Haldun’a göre medeniyetlerin de tıpkı insanlar gibi ömrü vardır; doğar, büyür, yaşlanır ve ölürler. İnsanların fiillerinden oluşan bu oluş ve bozuluş âleminde hiçbir şey kalıcı değildir; vadesini tamamlayan, işlevini yitiren her şey yok olmaya mahkûmdur.… Okumaya devam et Altıncı Koğuş
İnsan bir canlı olarak doğar, hayatını belli bir süre ikame ettirir ve en sonunda hayata veda eder. İnsan yaşadığı süre boyunca binlerce milyonlarca anısı olur. Bu anılar iyisiyle kötüsüyle, bizim kisiselimizdir. Bize özel olup başkasının anısı değildir. Bazı anılır daha doğrusu fazlaca anımıza başkası da dahil olsada aynı anı insanlarda farklı duygular uyandırabilir. Hayatımız boyunca… Okumaya devam et En Kötü Hırsızlık
İlk insan Adem'den beri insan oğlu sürekli gelişim içinde olmuştur. Bu gelişimin sonuda gelmeyecek gibidir. 1899 yılında Amerikan Patent Dairesi Başkanı, Charles Duell "Artık yeni hiçbir şey yok . İcat edilebilecek her şey icat edildi" diyerek büyük bir gafa imza atmasına rağmen icatlar günden güne yeni yeni icatlar devam etmektedir. Mağara adamları olarak tabir edilen… Okumaya devam et İnsanlık
İnsanoğlu ilk zamanlardan beri içinde ki merak duygusu sayesinde milyonlarca kesif-buluş yapmıştır. Kimi buluşlar tesadüfi olurken kimi buluşlar için epey bir emek harcanmıştır. Buluşlara sürekli yenileri eklenirken bazıları da zamanlar daha da ileri seviyelere taşınmıştır. Ateş iki taşın birbirine sürtme ile elde edilirken zamanla kibrit çakmak şeklini almıştır. Birçok buluş birbirini izlerken son yüzyılda buluşlar… Okumaya devam et SOSYALLİK
İsmail Firdevsoğlu 